İstanbul Sazlıdere Barajı’nın, içme suyu havzası olmaktan çıkarılıp imara açılmasına CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat’tan tepki geldi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat, İSKİ’ye bile haber verilmeden İstanbul’un su ihtiyacının yüzde 10’unu karşılayan Sazlıdere Barajı’nın, içme suyu havzası olmaktan çıkarılıp imara açıldığını söyledi. Sosyal medya hesabından Sazlıdere Barajı’nın imara açılmasına tepki gösteren Karabat, “İstanbul susuzluğa mahkum ediliyor” diyerek, şunları söyledi:
“İstanbul nüfusunun yaklaşık üçte ikisi Avrupa yakasında, üçte biri ise Anadolu yakasında yaşıyor. Ancak su kaynaklarının dağılımı tam tersi: Üçte biri Avrupa yakasında, üçte ikisi ise Anadolu yakasında. Yani milyonlarca insanın zaten su kaynaklarına erişimi sınırlı. Bu kırılgan tabloyu güçlendirmek yerine, AKP iktidarı adeta yangına benzinle gidiyor. İSKİ’ye bile haber verilmeden İstanbul’un su ihtiyacının yüzde 10’unu karşılayan Sazlıdere Barajı, içme suyu havzası olmaktan çıkarılıp imara açıldı. Bu karar, İstanbul’un su güvenliğine vurulmuş bir darbedir.”
“Suda bağımlılık kapıda”
İstanbul’un susuzluk tehtidi ile karyı karşıya olduğunu vurgulayan Karabat, “İstanbul ilçelerinden Esenyurt 988 bin, Başakşehir 520 bin, Avcılar 440 bin, Arnavutköy 344 bin nüfusa sahip. Bu ilçelerde yaşayan milyonlarca insan, bugünden itibaren susuzluk tehdidiyle burun buruna. Neden mi? Çünkü AKP’nin asıl derdi halk değil, Kanal İstanbul projesine zemin hazırlamak. Bu hamle çevreyi, suyu, halk sağlığını yok sayan ve tek amacı rant olan bir anlayışın ürünüdür. Sazlıdere yok edilirse su Istranca Dağları’ndan tünellerle taşınacakmış. 1 milyar dolarlık dev maliyeti bir kenara, bu su hattında Bulgaristan da söz sahibi olabilir. Yani hem ekonomide hem de suda bağımlılık kapıda” diye konuştu.
“Kanal değil, hayat istiyoruz”
Bu plan değişikliğinin bir ihanet olduğunu kaydeden Karabat, “İstanbul’un suyunu, geleceğini ve yaşam hakkını hiçe sayan bu politikalara karşı CHP susmayacak. Biz şeffaf, bilimsel ve sürdürülebilir bir su yönetimiyle İstanbul’un yarınlarını korumaya kararlıyız. Ranta değil, halka hizmet için; Betona değil, yaşama yatırım için; Susuz bir İstanbul’a değil, yaşanabilir bir İstanbul’a inanıyoruz. İstanbul’un suyu satılık değildir. Sazlıdere susarsa, İstanbul susar. Kanal değil, hayat istiyoruz.” dedi.
Haber Merkezi
